BURHAN UYGUR
68 Kuşağı Türk Ressamlarından Burhan Uygur'un anısına bir sergiye imza atan İBB Casa Botter da Küratör Levent Çalıkoğlu tarafından gerçekleştirildi. 1992 yılında vefat eden ressamımız Burhan Uygur'un eserlerinden, sözlerinden ve kişisel eşya ve anılarından oluşan sergi retrospektif bir özellikte. İbb Mirasın İstanbul'a yeniden restore ederek kazandırdıkları tarihi Art Nouveau üslubundaki binada Sanat Tarihinde önemli yer edinmiş ressamımızın eserlerini izlemek çok güzeldi. Yalnız sergi boyunca ressama ait sözlerin yerleştirme konumları çok yüksekte yer alması biraz izleyiciler için ulaşımı güçleştirmiş. Sanat İlhamlı okuyucuları için sergiyi derledim iyi seyirler!
« Ben biraz aceleci ve derbeder bir insanım, bir iş çarçabuk olsun bitireyim isterim. Yalnız resmin karşısına geçince bu aceleciliğimden hiçbir eser kalmaz. Yaşantımın tadı resimlerime her zaman aksetmiştir ve yaşadıklarımı resimlerime dökmeden tuvalden kalkmam. O arzu, o istek resimlerime hayatımı veririm » Burhan Uygur
« İnsanın kafasının içindeki çizmeye çabalıyorum. İnsanın içinden çıkamadığı sorunların resmini çiziyorum. İnsanın bilinçaltındaki dertlerine fırça atıyorum. İdeolojiyi çizmiyorum. Ama benim resimlerime bakanlar, isterlerse insanların sorunlarını görebilirler » Burhan Uygur
« Klee'yi,, Lautrec'i, Van Gogh'u severim. Ancak seviyorum diye, onlar gibi resim yaparsam, ben, ben olmam ki. Empresyonistleri ve Ekspresyonistleri beğenirim. Ama beğeniyorum diye onların izlerini taşırsam ben, ben olamam ki. Sanatçı eğitiminin ve görgüsünün verdiği izleri taşır. Ancak fırçası benliğini bulduktan sonra bu izlerin görünenlerini silmek zorundadır » Burhan Uygur
« Geçip giden zamanın geriye kalmış artık ışıkları arasından, şimdiye uzanan görüntüler olsun istedim resimlerimde... Uğraşlarımın asıl kaynağı bunlardır benim... Kendimi başka başka yüzlerle tanımaya, kendi dünyama, kendime bir ayna tutmaya çalışırım. Bir çöp teknesinde bile kendimi görürüm ben. Resmin aşığı değil, uşağıyım, çömeziyim, hamalıyım» Burhan Uygur
« Benim tekniğim kıt. Akademiden geldiğim halde kıt. Hiç aldırış etmeden istediğim tekniği kullanırım. Pastel, yağlıboya, çini mürekkebini aynı tuvalde kullanırım. Şimdi akrilik ve yağlıboya ikilemi içindeyim. Sonra benim düşüncelerimin, tekniği girer devreye. Herkes istediği kadar teknik diye bağırsın. Sanat nedir aslında? Sanat, benim kalbime giden bir olaydır. Küstah bir sanatçı değilim ama dünyaya bakışımı seviyorum. Aşkı, güzelliği ve kendimdeki kırıklığı görüyorum. Kırık yanımda öylesine güzellikler var ki, işte o beni mahvediyor.» Burhan Uygur
« Ben tabir- i caizse atölye ressamı değilim. Bana gezginci, hayalet gibi gezginci ressam da diyebilirsiniz. 1961 - 1992 arasında üç omuz çantamda sayısız defterlerim oldu. Öyle gezerim. Coştum mu defter gün ışığına çıkar çantadan. Bazıları buna eskiz defteri diye bakar ve bitebilir. Asla o defterdekileri büyük tuvallere aktaramam, istesem de geçiremem. Çünkü aynı heyecan, aynı tat ikinci kez arz-ı endam etmez. Ama bu coşku o ara okuduğum bir kitabın sahifelerine de sıçrar. Bu çoğunlukla bir şiir kitabıdır. Beni delirten bir şiir, bir dize, günler, aylar. Hatta seneler boyu benim yakamı bırakmaz » Burhan Uygur
![]() |
| Burhan Uygur, Solo Botter |
Sanat İlhamlı ⛬










Yorumlar
Yorum Gönder
Sanat İlhamlı Kalın!