Kayıtlar

Felsefe etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

SANAT FELSEFESİ ?

Resim
            Felsefe , kelime anlamı olarak "bilgiyi sevmek, bilgi peşinde olmak" anlamlarına gelen Yunanca Kökenli bir terimdir. Kısaca insanlığa ve evrende olan biten her şey için sistemli bir sorgulama, merak ve öğrenme alanıdır.           Sanat,  da Arapça    "sanea"  fiilinden alınmış; "bir işi yapmak"   anlamındadır. Bu kelime daha sonra  Türkçeleşmiştir. Eski Yunanca da bu kelime "areti"   : "Birleştirmek , uydurmak şeklinde yapma"   anlamındadır. Latince de ise "ars"  , İtalyanca da "arte" ,  Fransızca da "art"    olarak günümüzdeki adı kullanılmaya başlanmıştır.           Eski Türkçe de "ar"  kelimesi,  "saf ve güzel"   anlamına gelmektedir. Halk arasına bu söz "hoşa giden ve güzel olan"  anlamında ifade edilmiştir.          Kelimelerin tarihi düşünce tarihi için birer ipucudur. Tüm bu sonuçl...

F. W. J. Schelling / Sanat Felsefesi

Resim
" Sanat felsefesi, sanatta kendi disiplininin içsel doğasını büyülü ve sembolik bir aynadaymışçasına gören filozofun zorunlu amacıdır. Filozof için sanat felsefesi, tıpkı tüm fenomenal görüngü ve ürünlerinden en kayda değer alanlarının ya da doğa gibi kendine kapalı ve mükemmel bir dünyanın kurgusu olan doğa felsefesi örneğindeki gibi bir bilim olarak kendinde ve kendi içinde anlamlıdır.  Böyle bir felsefe sayesinde yaratıcı bilim insanı, doğada karmaşık bir tarzda ifade edilmiş olan asli örnekleri, sanat eserlerinin formlarında sembolik ve simgesel olarak tanımayı öğrenir, başka bir deyişle bu sanat eserleri sayesinde duyusal şeylerin bu asli örneklerden nasıl ortaya çıktığını sembolik olarak anlar"   F.W.J. SCHELLING               Schelling, yaşadığı dönem düşünülürse Sanat felsefesine getirdiği yorum günümüzde insanların hayata daha bütüncül baktığı kişisel gelişim çılgınlığında sanat da daha anlamlı bir bakış kazanmasına yol açıyor....

Antik Filozoflardan Özlü Sözler

Resim
" Her şeyin doğası sudur"  Thales ❍ " Her şey birbirinin ardılıdır"  Anaksimander ❍ " Bütün doğanların ve yetişenlerin hepsi toprak ile sudur, hepimiz topraktan ve sudan doğduk zira. Topraktan gelir her şey toprağa döner sonunda" Ksenophanes   ❍ " Aynı nehirde iki kere yıkanılmaz"  Herakleitos ❍ " Her şey bölünmemiş tek ve homojen bir varlıktır"  Parmenides  ❍ " Her şey her şeyden bir parça taşır"  Anaksagoras ❍ " İnsan her şeyin ölçüsüdür, var olanın var olmasının ve var olmayanın var olmamasının sebebidir " Protagoras ❍ " Bir şeyi kaybettiğinizde 'elimden gitti' demeyin 'ben onu sahibine iade ettim' deyin. Çünkü o size ait olsaydı var olduğunuz andan itibaren sahip olurdunuz"  Zenon ❍ " Servet yerine cesarete, gelenek yerine doğaya hırs yerine akla sığınırım"  Diyojen ❍ " Sorgulanmamış bir hayat, yaşanmaya değer değildir"  Sokrates ❍ " Genel kabulüyle sıcak ve soğu...

ÇOCUKLARLA FELSEFE

Resim
          İnsan, diğer tüm canlılardan farklı olarak düşünen varlık olarak tanımlanır. Çocukluktan yetişkinliğe her daim dış dünyanın nasıl meydana geldiği ve tüm bunların anlamını özel bir merak ile sorgular kısaca felsefe yapar. En yoğun felsefi dönemi aslında erken çocukluk dönemleridir. Çocuk yetişkinlerin bildiği en basit olay, durum ve nesneler hakkında sınırsız hatta sansürsüzce soru sorma eğilimindedir. Bunu bir oyun oynar gibi keyifle anın akışında yapar. Bu merak duygusu çevresindeki yetişkinler tarafından giderildikçe soruları daha da geliştirir. Yetişkinler tarafından kolaya kaçmak adına bazen bu soru sorma dönemleri bastırılmaya çalışılırsa; Çocuk büyüdükçe düşünmenin veya sorgulamanın yanlış ve gereksiz olduğuna kapılabilir. Ama biliyoruz ki soru sormak zeka geliştiren girişimciliği destekleyen çocuğun büyüdüğünde özgüvenli birey olmasını sağlayan çok önemli bir özelliktir.          O zaman "Erken yaşta Felsefe anlatıp fil...

I - Yeni Çağın Bilgini: GIORDANO BRUNO

Resim
" Dikilecek olan anıtın açılış kutlamasına katılmak için Roma'ya gidenler, uluslar ve diller arasındaki farklılıkların geride kaldığını görecek. Bütün halkın istediği üzerine ve onların verdiği paralarla yapılan anıtın açılışına katılanlar, Bruno' nun bütün halkların düşünce özgürlüğü için yaptığı başkaldırıya ve ölümüyle bütün dünyaya duyurduğu bu özgürlüğe tanıklık edecekler" ...        Bu sözler 9 Haziran 1889 da Giordano Bruno adına dikilen heykel (Heykeltıraş Ettore Ferra ) açılışında söylenen sözler.  Giordano Bruno 17 Şubat 1600 yılında tamda heykelinin dikildiği yerdeki Roma Campo de'Fiori Meydanında Papalık tarafından Engisizyon mahkemesi tarafından yakılarak öldürülmüştür.         Filozof, Şair Giordano Bruno, Tanrıya inansa da görüşleri kilise tarafından kışkırtıcı bulunur. Tek yaptığı Tanrının ve diğer her şeyin bir ve sonsuz olduğunu söylemek. Onun Rönesansa ilham vermesi  düşünce yapısının  yanında her şeye rağ...

V - Orta Çağın Bilgini: İBNİ SİNA

Resim
         İbni Sina, Orta Çağın en önemli Bilginidir. Müslüman Bilim adamı Miladi 980 yılında Buhara da doğmuştur. Avrupalılar tarafından Avicenna adıyla  bilinir. Modern Tıbbın kurucusu sayılır. Kimya, Astronomi, Simya, Mantık, Müzik ve Felsefe ile de uğraşan İslamın Altın Çağı Bilim adamlarındandır. Varlık Felsefesi ile Tanrıyı "Mutlak, zorunlu varlık" olarak tanımlar. Müzik ile iyileşmeye inanır. İnsanı sadece fiziki bedenden ibadet görmez hastalıklarda kişilerin duygusal ve ruhsal yönlerinese kıymet verir. Bugün bütüncül tıp dediğimiz yaklaşım ile ele alırdı. Aristoteles ve Platondan etkilenense de kendi öznel felsefi yaklaşımı ile de birçok  bilim insanına ilham vermiştir: ☤ " Aletlerin en faydalısı, kalemdir. Bir şişe mürekkep bir külçe altından hayırlıdır" ☤ " Hayatın genişliği uzunluğundan daha önemlidir" ☤ " Düşünmeden öğrenmek faydasız, öğrenmeden düşünmek tehlikelidir" ☤ " Her yaşın bir hali vardır. Çocukluğun da yakışığı oyundur. ...

VIII - Antik Çağın Bilgini: HYPATIA

Resim
            Antik dönemin bilinen ilk kadın matematikçisi, Filozof, Öğretmen Hypatia , ilham veren bir isim. Tüm bu özgünlüğü dönemini etkilese de bağnaz zihinler tarafından büyük bir nefretle yaşamına son verilmiştir (Yaşamının anlatıldığı Agora filmini izlemenizi tavsiye ederim).             Milattan Sonra 4. yüzyılda yaşayan Hypatia, İskenderiyelidir (Mısır). Babası da İskenderiye' de bir bilim insanıdır. Kızını da kendi gibi sorgulayan, araştıran ve bilime aşık yetiştirir. İnanç olarak Paganizme inandıkları düşünülse de onlar aslında hakikati akıl ve vicdan yoluyla kavrama peşindeydiler. Tüm inançlara saygılı oluşları farklı inançlardan kabul ettikleri öğrencilerden anlaşılabilir. Tanrı varlığını reddetmeyen ancak Tanrının da varlığının maddesel alemde bir düzeni olduğunu bu düzenin anahtarını da bilim olduğuna inanmaktaydılar.             Roma İmparatorluğunun Paganizmi bırakıp Hristiyan...

VII - Antik Çağın Bilgini: KANADA

Resim
        Kanada, Milattan Önce 6. Yüzyılında yaşamış Hintli Filozof ve Atom Teorisinden bahseden Hint Tarihinde ilk Fizikçi olarak kabul edilir. Varlığı atomlardan oluştuğunu savunarak Varlık Felsefesinde antik döneme göre çığır açan bir etki bırakmıştır. Sözleri hala ilham vermektedir: ⚛ " Varoluş yokluktan gelir" ⚛ "Atomlar iki halde olabilir. Mutlak dinlenme ve hareket hali" ⚛ " Atomlar kombinasyonlar oluşturarak, insan için görünür hale gelir" ⚛ " Bir şey oluyorsa onun olmamasının da kanıtıdır. Çünkü o olmadan hemen önce o şey yoktu. O olduysa onun tam tersi de olur" ⚛ " Hareket eden her obje, bulunduğu her anda tam da ait olduğu yerdedir" ⚛ " Ben ölümün kendisiyim, tıpkı doğumun kendisi olduğum gibi" ⚛ "Doğan her şey doğmadan önceki haline geri çekilmek zorundadır. Bu da ölümü yenilmez yapar" ⚛ " Var olan, var olana karşıdır. Ateş, suya karşıdır. Bir şey olmaya devam ettiği sürece karşısında bir karşıtlık bu...

VI- Antik Çağın Bilgini: PATANJALI

Resim
                 Patanjali, Milattan Önce 1.Yüzyıl da yaşamış olduğu tahmin edilen Hintli Filozof. Yazdığı kitapları derleyen mi yoksa ona mı ait bir sistem olduğu hala tartışma konusu. Günümüzde bu tartışma yerini ondan ilham almayla devam etmektedir. Önemli bir bilgin olarak görülmektedir. Felsefi düşünce yapısı ve bu düşünceleri pratikte kullanan biri olmasıyla diğer bir çok filozoftan ayrılır. Yoga öğretisi ile sistemleştirdiği bedensel hareketler insanı İslam mistisizmiyle tarif edersek "Kamil İnsan" olma yolunda yol gösterici.             Klasik Yoga Felsefesini 8 kola ayırır. Yoga hem beden sağlığı hem de zihin sağlığı açısından bütüncül bir arınma şifa yöntemi olarak görülmekte. Uzak Doğu dinleri Felsefi özellik taşıması Yoganın evrenselliğini bozmaz. Bu konudan uzak duranlar eminim birkaç seans Yoga Asana duruşları yapınca önemini daha iyi anlayacaklardır. İlaçlarla uyutulan bir dünya sağlık siste...

IV- Antik Çağın Bilgini: EPIKTETOS

Resim
Hierapolis Antik Şehri    Epiktetos Milattan Sonra Birinci Asırda yaşamış ve doğum yeri Hierapolis (Denizli). Köle olarak dünyaya gelen Epiktetos: " Satın alınmış adam, esir, uşak" demektir. Antik Roma'da yaşayıp özgürlüğüne kavuşunca Felsefe okulu açmıştır.     Stoacı Felsefenin en önemli düşünürlerindendir. Hayattayken hiçbir eser kaleme almamıştır. Öğrencisi İzmitli Arrianus onun sohbetlerini bir kitapta toplamıştır. Antik döneme köleyken başlayıp çağımıza kadar adından söz ettiren bu bilginden ilham veren sözleri sizler için derledim. Yeter ki değişimi ve iyi yönde gelişimi arzulayalım. Çünkü kölelikten bilgeliğe her zaman yol vardır.   " Kişi edimleriyle kendini gerçekleştirir " ⚜ "Olaylar bizi incitmez fakat olaylara bakışımız bizi incitebilir" ⚜ "İçsel huzur iyi bir yaşamın kapısını açar" ⚜ "Bilgelik edimlerinizle açığa çıkar, konuşmalarla değil" ⚜ " Bilgelik dolu bir yaşam, kişisel uyanıklık ve dikkat üzerine kuruludur...

İrade Eğitimi

Resim
           Fransız eğitimci Jules Payot 1895 de özgün adı "Education de la Volonte"   ; Türkçe' ye "İrade Terbiyesi ya da  Eğitimi " olarak çevrilen eser baş ucu kitaplarımdan biri. Bir kişisel gelişim kitabı gibi bakabilirsiniz. Yaklaşık bir asırlık olan bu kitap incelenmeye değer. İnsanlığın hala kendi gücüne hakim olmadan başkalarının gücünü (yani dış etkenleri) değiştirmek için gösterdiği çaba enerji israfına neden oluyor. Çünkü hepimize bu öğretiliyor. Aksini düşünmek gerçekten  yorucu geliyor. İşte bu ataleti yenmek adına farkındalığınızı geliştiren bu kitaptan bazı seçkiler hazırladım.     Katılırsınız, katılmazsınız; orası ayrı ama her zaman dönüşüm içeriden başlar. Hiçbir tırtıl kelebeğe dönüşmeden önce kozasında dış etkenlerin korkusu ve tehlikesine odaklanmaz. Tek yaptığı kendine odaklamaktır. Çünkü kendi iradesine sahip çıkanlar gerçek özgürlüğe ulaşır.        "İrade eğitimine pek önem verilmi...

IV- Orta Çağın Bilgini: İBN HALDUN

Resim
"İnsan tabiat icabı sosyal bir varlıktır"  İbn Haldun      1332 Tunus - 1406 Mısır yılları arasında yaşamış önemli bir Orta Çağ düşünürü İbn Haldun . Onun döneminde sosyal bilimlerin din ve felsefe ekseninde ilerlediği zamanlar. İbn Haldun çok fazla seyahat ederek bilgisini yaşantıları ile harmanlar ve tüm bu birikimlerini yazdığı eserler ile günümüze ulaşmasını sağlamıştır.        1838 yılında Auguste Comte 'un sosyolojiyi bilim olarak tanımlamadan çok önce İbn Haldun eserlerinde insanları sosyolojik bir disiplin ile ele aldığı görülür. Siyasetçi kimliği dışında sosyolog, antropolog, ekonomist, psikolog diyebileceğimiz çağını aşan bir bilgin.       Osmanlı Tarihçilerince ünü artan ve Batı dillerine çevrilmesi ile 19.yüzyıl da ilgiyi üzerine çeken ve halada ilham veren bir bilim insanı. En meşhur eserinin giriş bölümü olan ve ayrı bir kitap olarak da görülen Mukkaddime ile yanlış verdiği herhangi bir bilgi varsa eleştiriye a...

III-Orta Çağın Bilgini: İBN ARABİ

Resim
     İslam bilginlerinin en tartışmalı büyük düşünürü hiç kuşkusuz Muhiddin İbnül Arabi 'dir. Orta çağdan bu yana hala etkisi sürmekte. 1165 yılında Murcia, Endülüs (İspanya) da doğar. Endülüs'te "Seraka" diye de bilinir. Ailesi ölünce İspanya'ya bir daha dönmez. Arap yarımadası ve Anadolu da uzun yıllar yaşar ve 1240 Şam da ölür. Onu anlatmaya okyanuslar yetmez. Ama her bilginden öğreneceğimiz çok şey var. Kıymetli buluyorum, eleştirenlerin aksine...              Allah'ın tüm yarattıkları ile bir olduğunu ve bu birlikte en güzel varlığın insan olduğunu savunur. Varlıklar onu yaratandan bağımsız değildir. Onunla birdir. Bunu bir okyanus olarak da düşünebiliriz. Hepimiz bu okyanusun derinliklerinde yüzüyoruz. Suyun dışında bir yaşam ya da bu okyanusun kaynağının ne olduğunu düşünmeyiz. Düşünenler ise  okyanusun dışını aşmaya çalışanlardır. Tıpkı Yunus balıkları gibi hem kara hem havayı soluyarak ne hakikatini inkar eder ne de suyun ...

II- Orta Çağın Bilgini: FARABİ

Resim
     " Toplum sevgi ile kaynaşır, adaletle yaşar, dürüst çalışmakla ayakta kalır." Farabi        Farabi  asıl adı Abu Nasr Muhammed al-Farab, 870-950 yılları arasında yaşamış bir Türk İslam filozofu, bilim insanı ve sanatçıdır. Ud çalma yeteneği ile müziğe olan merakı Kanun olarak bilinen telli müzik aletini geliştirmesi ve ardından müzik bilimi adına yazdığı kitapları müzik üzerine en eski  ve etkili eserler arasındadır. Bu kitaplardan en meşhuru ;  "Kitabu'l-Musiki al-Kebir".       İslam Felsefesinin kurucusu olan Farabi; Aristoteles ve Platon'u yeniden yorumlayıp Avrupa da İkinci Öğretmen ( Muallimi Sani) olarak "Alpharabius" adı ile anılır... yani Aristo'dan sonra ikinci öğretmen olarak görülür. Bilimleri sınıflandırması, siyaset, varlık ve birçok konuda felsefi araştırmaları onu çağının üstün bilgini yapmıştır. Meslek olarak en çok öğretmenlik yapması bilgiyi araştırma ve anlatmayı ne kadar sevdiğini gösterir.   ...

I- Orta Çağın Bilgini: ÖMER HAYYAM

Resim
      Orta Çağ aynı zamanda İslam'ın Altın Çağı olarak adlandırılır. Çünkü dünyanın her yeri aynı yüz yıllarda aynı gelişim özelliklerini göstermez. Örneğin Orta Çağ denildiğinde ilk akla gelen Avrupa toplumlarıdır. O dönem kilisenin özgür düşünceye muhalefet olması. Bilimin, sanatın sadece din ekseninde gelişmesinden dolayı  karanlık çağ olarak bilinir.           Doğunun İslamiyet ile birlikte Felsefeye, Bilime ve Sanata çok daha kıymet verdiğini görüyoruz. Çünkü din öğrenmeyi ve Allah'ı yasalarını bilmeyi gerektiriyordu. Bu sebeple özgür düşünce ortamının olduğu birçok eğitim kurumları vardı. Antik Çağ'dan bu yana gelen bilgi birikimlerini inceleyerek İslam bilim insanları bu disiplinleri geliştirip dünya mirasına önemli katkılar sunmuşlardır. 15.yy.'a kadar süren bu çağ sonra yerini Avrupa'ya bırakacaktır.               Görüldüğü gibi toplumlar hep bir değişim halinde bir taraf karanlıkken bir t...

III- Antik Çağın Bilgini: ARİSTOTELES

Resim
    « Mutluluk ve felaket, eyleme dayanır; hayatımızın son erkeği ise, eylemdir, yoksa eylemin dışında olan bir şey değil. Karakter bakımından biz ya şu ya da bu özellikteyiz; eylem bakımından ise ya mutluyuzdur, ya da mutlu değilizdir» Aristoteles  (Poetika)          Antik Yunan Filozofu Aristoteles M.Ö.384- M. Ö. 322 yılları arasında yaşadı. Mantık Bilimi ‘nin kurucusudur.     Platon'un öğrencisi olmasına rağmen onunla aynı görüşleri savunmaz. Karşıt tez geliştirmiştir. Platon'un “İdealar” felsefesini kabul etmez. Evrendeki her şeyin gerçek olduğunu ve bu değişimin sürekli bir değişim, hareket halinde geliştiğine inanır. Tanrı varsa eğer her şeyin içindedir yani dışarda farklı bir evrende değil.   Varlıkları ayırdığı dört katman vardır; 1.Cansız varlıklar (en alt katman) 2.Bitkiler 3.Hayvanlar 4. İnsan (en üst katman)   Sanatı Doğadan, Felsefeden, Bilimden üstün görmüştür. Sanatçı doğadaki bir figürü, deseni id...

II- Antik Çağın Bilgini: PLATON

Resim
    Platon veya Eflatun olarak da bilinen Metafizik düşünce sistemini dayandırdığı “idealar” felsefi ile tanınan Antik Yunan düşünürüdür. Milattan Önce 427- 347 yılları arasında yaşamıştır.    Sürekli bir arayış içerisinde olmuştur. Sanatı doğanın bir taklidi olarak görür. Mutlak güzele ulaşılamayan hiç bir çabanın insanı ölümsüzlüğe ulaştırmayacağını savunur. Yani Platon’a göre mutlak (kesin) bir güzelden söz edilebilir. O güzel Tanrı'ya ulaştıran güzelliktir. Yaşadığımız dünyadaki tüm güzellikler bir yansıma, gerçekleri ise “idealar” dediği metafizik ötesindedir.    Zamanla bu tezlerini matematik ve astroloji ile anlatmaya başlar. “Varlıkları güzel yapan formlar ise geometrik formlardır. Çünkü geometrik formlarda sayılar ve sayılar arası orantıya dayalı uyumlu bir düzen mevcuttur. “ yargısına varır.      Öğrencisi Aristoteles’e göre bilim değil Sanat önemlidir. Hocası Platon’un   Bilimi Sanattan üstün görmesinin aksine Sanat ...