Bedri Rahmi'nin Fırçasından, Bedri Rahmi'nin Kalemine
Merhaba sevgili Sanat severler gördüğünüz tablo Utku Varlık'ın da İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi'den hocası olan Bedri Rahmi Eyüboğlu'un "Han Kahveleri" tablosu. Çok yönlü bir sanatçı Bedri Rahmi. Hem Ressam hem Şair ve Amerika'ya kadar uzanan bir hayat. Önceliği hep kendi ülkesi olan sanata adanmış bir kişilik.
O zamanlar yazdığı "Türküler Dolusu" şiiri ile bu tablonun ruhuna dokunmak istiyorum. Bedri Rahmi'nin fırçasından Bedri Rahmi'nin kalemine;
TÜRKÜLER DOLUSU
Kirazın derisinin altında kiraz
Narın içinde nar
Benim yüreğimde boylu boyunca memleketim var
Canıma ciğerime dek işlemiş
Canıma ciğerime
Sapına kadar
Elma dalında uzağa düşmez
Ne yana gitsem nafile
Memleketin hali gözümden gitmez
Binbir yerimden bağlanmışım
Bundan ötesine aklım ermez.
Yerliyim yerli olmasına
İlmek ilmek, damar damar
Yerliyim
Bir dilim Trabzon peyniri
Bir avuç tiflik
Bir çimdik çavdar
Bir tutam şile bezi gibi
Dişimden tırnağına kadar
Ressamım.
Yurdumun taşından toprağına şurup gelir
nakışlarım
Taşıma toprağıma toz konduranın
Alnını karışlarım
Şairim şair olmasına
Canım kurban şiirin gerçeğine hasına
İçerisine insan kokusu sinmiş mısralara vurgunum.
Bıçak gibi kemiğe dayansın yeter
Eğri büğrü, kör topal kabulüm
Şairim
Zifiri karanlıkta gelse şiirin hası
Ayak seslerinden tanırım
Ne zaman bir köy türküsü duysam
Şairliğimden utanırım
Şairim
Şiirin gerçeğini köy türkülerimizde bulmuşum
Türkülerle yanmış, yıkanmış dilim
Onlarla ağlamış, onlarla gülmüşüm
Hey hey, yine de hey hey
Salınsın türküler bir uçtan bir uca
Evelallah hepsinde varım
Onlar kadar sahici.
Onlar kadar gerçek
İnsancasına, erkekçesine
"Bana bir bardak su" derecesine
Bir türkü söylemeden gidersem yanarım.
Ah bu türküler
Türkülerimiz
Ana südü gibi candan
Ana südü gibi temiz.
Türkülerde tüter dağ dağ,
yayla yayla
Köyümüz, köylümüz, memleketimiz.
Ah bu türküleri
Dilimin tuzu biberi
Memleket ahvalini anlardan sor.
Kitaplarda değil, Türkülerde ara Yemen'i
Öleni, kalanı, gidip gelmeyeni...
Ben türkülerden aldım haberi
Ah bu türküler, köy türküleri
Mis gibi insan kokar, mis gibi toprak
Hilesiz hurdasız, çırılçıplak
Dişisi dişi, erkeği erkek
Kaşı kaş, gözü göz, yarası yara
Bıçağı bıçak.
Ah bu türküler, köy türküleri
Karanlık kuyularda açılmış çiçekler gibi
Kiminin reyhasından geçilmez
Kimi zehir, kimi zemberek gibi
Ah bu türküler, köy türküleri
Olgun bir karpuz gibi yarılır içim
Kan damlar ucundan, mürekkep değil
İşte söz, işte ses, işte biçim:
"Uzun kavak gıcım gıcım gıcılar"
İliklerine kadar işlemiş sızı,
Artık iflah olmaz kavak ağaç
Bu türkünün yüreğinde sancı var
Ah bu türküler, köy türküleri
Ne düzeni belli, ne yazanı
Altlarında imza yok ama
İçlerinde yürek var
Cennet misali sevişen
Cehennemler gibi dövüşen
Bir çocuk gibi gülüp
Mağaralar gibi inleyen
Nasıl unutur nasıl.
Ömründe bir kez olsun
Halk türküsü dinleyin...
Bedri Rahmi Eyüboğlu (1911-1975)
Yorumlar
Yorum Gönder
Sanat İlhamlı Kalın!