Sahaf Bekir Özdemir ile Söyleşi

Hasan ve Bekir Özdemir 

   

     Merhaba değerli okurlar, sizleri Pendik Sahaf Kitabevi'nde kısa bir ziyarete davet ediyorum. Pendik Sahaf Hasan Özdemir'e ait ve oğlu Bekir Özdemir ile birlikte yoluna devam ediyor. Uygun fiyatları ve çeşitli koleksiyonları ile kitap ve nostalji severlerin bu dobdolu dükkanı görmelerini mutlaka isterim. Ama önce hikayesini Bekir Özdemir'den dinliyoruz...

Merhaba Bekir Bey kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

Bekir Özdemir: Selamlar, doğma büyüme Pendikliyim diyebilirim. Üniversite kapısını aşındırmış biri olarak Dumlupınar Üniversitesi mezunuyum. O dönem dükkanla, kitaplarla daha çok haşır-neşir oluyordum hem de dükkana yardımcı oluyordum. Üniversite ise zıt bir yol çizerek benim için biraz geri planda kalmıştı. Kısaca, 2016 yılında bir fiil benim için sahaf macerası başlamıştı. Babam (Hasan Özdemir) mesleğe yönelmemin en önemli faktörüdür. Sahaflık mesleğini usta-çırak ilişkisiyle öğrenmeye devam eden şanslı kişilerdenim.

Pendik Sahaf Kitabevi'nin hikayesi nasıl başladı?

Bekir Özdemir: Evveliyatı Üsküdar da başlıyor. Pendik ise 2000’de başladık - Babam başladı daha doğrusu - Hikâye kısaca şöyle; 

Kaldırımda el arabasıyla satmaya başlıyor. 2002 civarı zabıtalar artık kaldırıma müdahale edince iki, üç kere babamın kitaplarını alıyorlar. 2004 yılında da artık dükkancı oluyor babam.

Sahaflar aslında dükkancılığı çok sevmez. Kaldırımda daha rahat ederler; 

“Bir tezgahım olsun onları sergileyeyim.”

2006 – 2007 gibi vergi levhamız oldu ve ilk defa çok ufak küçük bir dükkânda başladık. Üç yüz – beş yüz kadar kitabı vardı. Ben hatırlıyorum dükkanda oyun oynardım. Babamın kurumsal geçmişi hiç yok. Bu mesleği çok seviyor. Yeni bir kitap incelediğinde onun mutluluğunu gözlerinden anlıyorum.

2016 yılında da dükkanı genişlettik. Bizim içinde güzel oldu. 2016’dan beri bu dükkanda devam ediyoruz.

Pendik Sahaf Kitabevi 

2020’de de çok ani şekilde hayatımıza giren Covid19 salgı ile kapanma süreçleri, yeni normaller vs. herkesi zorladı. Özellikle bir çok esnafı etkiledi. Ben o süreçlerin sizlerdeki dönüşümlerini merak ediyorum?

Bekir Özdemir: Sosyal Medyaya biraz daha odaklandık. Instagram, Twitter olsun Nadir Kitap üzerinden kitap satışı olsun. Çünkü bizim geçim kaynağımız burası başka geçim kaynağımız yok. Bu yüzden dükkan kirası, ev kirası, giderlerimiz, elektrik, su derken vs.... Nadir Kitap ve Sosyal Medyanın gücünü kullandık diyebilirim. Güzel de geri dönüşler aldık. Pandemiden önce buna çok zaman ayırmıyorduk. Bu yönü de varmış Sahaflığın dedik ve bu yönüne ağırlık vermeye çalışıyoruz.

Pendik Sahaf Kitabevi 

Efemera Koleksiyonlarınız da var...?

Bekir Özdemir: Efemera yeni yeni popüler olmaya başladı. Efemera dediğimiz şey dünün otobüs bileti, bugün bir efemera şimdi. Onun tanımını o şekilde yapabiliriz. Efemerada yeni ünlü oldu. Eski evrak çok talep görmüyordu diyebilirim. Geriye dönük bilgi, evrak çok faydalı olabileceğini düşünüyorum. Bu alanda güzel tuşeler toplamaya çalışıyoruz. Sonra kaset, plak her Sahafta olduğu gibi antika işlerle de ilgileniyoruz.

Efemeralar, pullar, paralar, gazeteler, kupürler, belgeler, evraklar, kartpostallar vs... Her yönüyle ilgilenmemiz gerek. Her şeyden biraz biraz ilgileniyoruz.

Pendik Sahaf Kitabevi 

Pendik gibi büyük bir ilçe de bu Sahaf Kültürü boşluğunu doldurduğunuzu düşünüyorum?

Bekir Özdemir: İlk işe başlamak isteyen arkadaşlar oluyor. Onlara da her zaman destek olmaya çalışıyoruz. Babam olsun ben olayım burada kendi hayatımızı idame ettiriyoruz. Pendik için güzel şeyler olmasını her zaman isteriz. Kültürel anlamda, sahaflık anlamında her şekilde katkı sağlamaya çalışıyoruz.

Pendik özelinde ilgi nasıl?

Bekir Özdemir: Anadolu Yakasında nitelikli okuyucu dediğimiz ilçelerden bir tanesi olarak Pendik’i sayabilirim. Normal olarak herkes direk olarak Kadıköy’ü sayabilir. Bence Pendik benim ilk birime girer.

Mezat çalışmalarınıza nasıl başladınız ve nasıl gidiyor?

Bekir Özdemir: Mezat çalışmamız şöyle oldu. Daha öncesinde ben Youtube’ dan Mezat izliyordum. Sürekli yapmak istiyorum. Canlı da izlemeye gidiyorum ara ara... Nasıl olur? Pendik’te olur mu? Birkaç arkadaş oturduk sadece bunu düşündük.

Pendik’te Mezat daha önce hiç olmamış. Pendik'te de demeyeyim Maltepe, Kartal, Tuzla bu bölgeler arasında kitap mezatı hiç yapılmamış. Bu yüzden bizde ilk olmanın verdiği bir tedirginlikte var. Kimse gelir mi? diye...

Pendik Sahaf Kitabevi 

İlk Mezat şahane, muhteşem geçti. Normal bir Mezat katılımı en fazla on, on beş kişi olur. Bizde otuz- otuz beş kişi geldi bir anda. Bazı arkadaşlar Mezatın ne olduğunu bilmiyordu.

İlk önce Mezat nedir? ile başladık. Şimdi gerçekten Mezatın bütün müdavimleri bütün Mezat jargonlarını biliyor. Böyle olunca daha keyifli bir hal alıyor. Şuan oturmuş Mezat kitlemiz var.

Pendik’te bunun olması bizim için sevindirici. Kültür Müdürlerimizle de görüşüyoruz. Elimizden bir şey gelirse katkı sağlayalım diyorlar. Geldiler, gördüler izlediler. Bu anlamda bizim gönlümüz de hoş oluyor bunları duyduktan sonra.

Pendik Sahaf Kitabevi 

İlk olmanız ilham vermiştir?

Bekir Özdemir: Bizde ilk defa Mezat yapıyoruz. Onlarda ilk defa geliyor. İlk heyecanı öyle atlattık. İki seneye yakın oluyor Mezat yapalı. Her ayın ilk haftası Pazar günü yapıyoruz. Mezatlar dükkanda saat iki buçuk gibi başlıyor. Çaylı, kahveli sohbet... İki buçuk, üç saat sürüyor. Burada bir sosyal aktivite yapmaya çalışıyoruz. Yoksa Mezattan binlerce liralar kazanalım gibi bir şeyin düşüncesinde değiliz. Çünkü kitaplar ortalama elli, yüz lira arası. Başlangıç fiyatlarını beş liradan, on liradan, bazılarını bir liradan falan çıkartıyoruz. Üç liraya, beş liraya kitap satıyoruz aslında.

İki buçuk üç saat insanlar kafa dinliyor. Ekstrada bir sosyal ortam oluşuyor. Aynı şeyleri paylaşabileceği insanlar birbirleriyle arkadaşlık kuruyorlar. Aynı filmleri, aynı kitapları sevenler aynı ortak paydalarda buluşuyorlar. O anlamda da güzel şeyler oluyor Pendik’te.

Sahaf Günleri Beylikdüzü gibi etkinliklere katılıyor musunuz? Bu projeleri nasıl buluyorsunuz?

Bekir Özdemir: Sağ olsun bir derneğimiz var, bizi de çağırıp davet ediyorlar. Fuarlara katılmaya özen gösteriyoruz. Sahaf kültürünü tanıtmak için önemli. Beylikdüzü Sahaf Günlerine bir kere katıldım. Çok güzel oluyor. Ümit abinin (Sahaf Hermes Ümit Nar) moderatörlüğün de her gün iki kere Mezat yapıyorlar Ayrıca söyleşiler, imza günleri...

Sahaf günleri olması gerek Beylikdüzü’nde de kalmaması lazım. Biz isteriz ki Pendik’te de bir kere olsun Kültür Müdürlerimizle de görüşüyoruz. Pendik’te Sahaf Günleri olması için. Olursa bizim için çok güzel olur. Burada bir kültür var. Onu tanıtacağız. Buradaki tanıttığımız kültür bize de yarayacak. Belediyenin desteğini bu anlamda önemli.

Nadir eserleri nasıl buluyorsunuz?

Bekir Özdemir: Bu soruya çok fazla denk geliyorum ve bu soru için YouTube kanalı açmak istiyorum. Bir sahafın günlük kazancı nedir? Kitapları nereden bulur, nasıl tasnif eder? Nasıl satışa koyar YouTube kanalı açıp eğrisi, doğrusuyla ne kadar kazandığıyla neler aldığı, ne kadara aldığı ile bu yönünü göstermek istiyorum.

Pendik Sahaf Kitabevi 

Biz bir nevi hurdacıyız aslında bizde yol kenarlarında bırakılan olsun çöp konteyneri atılan olsun kitapları vesaire vesaire karıştırırız. Bizim en iyi çevremiz kağıt toplayan arkadaşlar, emlakçı arkadaşlar ve kapı görevlileri olur. Biz kitapları onlardan alırız. Gelen müşteriden de takas yaparız. Genel olarak büyük kütüphaneler oralardan çıkıyor. Nadir eserlerde oradan denk geliyor. Bir bakıyoruz çok güzel şeyler çıkıyor. Bir bakıyoruz çok vasat kitaplarda çıkıyor. Bir bakıyoruz dünya klasiği çıkıyor. Onun arayışına girmek heyecan veriyor.

Bir akşam biri arıyor “... Ya bizde kitap var. Yarın gelip bakar mısınız?” Biz babamla ne çıkacak diye sabırsızlıkla yarın olsada baksak diye bekliyoruz. Onun bizi gıdıklaması hoşuma gidiyor. Bu mesleği devam ettirme sebeplerimizden bir tanesi de bu. Ne çıkacak merakı, farklı şeyler görmek.

Ne tarz kitaplar ve kaynaklarla ilgilisiniz?

Bekir Özdemir: Kendi kütüphanemden bahsedecek olursam, yeni kattıklarım daha çok Kitabiyat ile ilgili. Kitap tarihi, matbaa tarihi olsun. Bunlarla ilgileniyorum bu ara. Çok fazla bilgi var. Onlar toplaması birazcık zor oluyor ama kütüphanenin yeni parçaları genellikle kitap tarihi, matbaa tarihi bunlarla ilgili. Mesleğimizin gereği bunları bilmemiz gerekiyor.

Pendik Sahaf Kitabevi 

Sanat sizce nedir?

Bekir Özdemir: Bana göre sanat; 

Nerden bakarsan bak insanoğlunun yarattığı çoğu şey sanat kapsamına girer. Hayatta olmamızın sebebidir ve varlığıyla bize anlam yükler. Bir öğretmen gibi düşünebiliriz yani yol göstericidir. Yollar çok fazla dallanıp budaklanır ama sonuç her zaman aynıdır, insanın kendini ifade etme aracıdır.

 

Bu keyifli sohbet için çok teşekkür ederim. Sizleri tanımaktan onur duydum. Sahaflık bir kültür bu kültürün yaşaması çok önemli ve mühim. Umarım yerel yönetimler ve devletin desteğini sizlerin üzerinde daha çok görürüz. İşini tutkuyla yapan insanlar çok kıymetli sizlerde onlardan birisiniz. Babanız Hasan Bey ile daha da güzel başarılarınız olsun. 

Son olarak söylemek istedikleriniz var mı? Ve Sanat İlhamlı okuyucularına neler söylemek istersiniz?

Bekir Özdemir: Mezatlar devam ediyor. YouTube kanalı düşünüyoruz. Bu mesleğin arka yüzünü anlatmamız gerekiyor. Usta – Çırak ilişkisi ile insanlar artık yetişmiyor. Bu mesleğe başlangıç için bir referans, bir bilgi birikimi gerekiyor. Bu yönlerini anlatmak istiyoruz. Ayrıyeten bir okuma kulübü kurmak istiyoruz. Bu seneki hedeflerimizden birisi.

Öncelikle değer verip benimle bu güzel röportajı yaptığını için çok teşekkür ederim. Ben bir Sahaf çırağı olarak edebiyat ve sanatın hak ettiği ilgiyi, değeri görmesini ümit ediyorum. Ne kadar bu amaca hizmet edilirse o kadar güzelleşir geleceğimiz.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün de sözüyle:

 “Sanatsız kalan bir milletin, hayat damarların biri kopmuş demektir. ”

 Sanat İlhamlı okurlara selam ve sevgilerimle! 

Bekir Özdemir ile Pendik Sahaf Kitabevi'nde Söyleşi Hatırası ⛶

Twitter @SahafPendik

Instagram @pendiksahafkitabevi

Facebook Pendik Sahaf Kitabevi

Mobil İletişim ✆ +90 544 661 97 28