YAZAR PORTRESİ: TARIK TUFAN
«Var olmak, ayrılıkla başlayıp ayrılıkla biten bir sancıdır» Tarık Tufan
Tarık Tufan günümüz
yazarlarından beni hem konu hem de üslup olarak etkileyen ender yazarlardan. İnsana
bir hikaye sunmuyor sizi de hikayede var ediyor. Çünkü anlattıkları bizden uzak
değil “bizi” anlatıyor. Bu toprakların her rengini gün ışığına çıkarıyor.
Muhakkak içlerinden
birisiyle bir yerlerde karşılaşmışlığınız vardır. Belki hayatınızın içinde ya
da yanından geçen ama acısını duyabildiğiniz kişilerdir. Önyargıdan uzak olduğu
gibi samimi bir duygudur. Bu zamana kadar fark ettiğiniz ama dile
getirmediğiniz iç sesimizin dışavurumudur Tarık Tufan kitapları.
“ Kafa Dengi ” TV programı ile adını duydum. Lise yıllarında
benim için ufuk açıcı bir programdı. Kaçırmamak için can attığımı hatırlarım. O
dönem çok ender kültürel programdan biriydi. Tek bir görüş değil her fikrin
tartışılır masaya yatırıldığı beyin fırtınası formatında oluşu beni etkilemeye yetmişti.
Yazarın ilk okuduğum
kitabı ve aynı zamanda ilk kitabı olduğunu öğrendiğim Kekeme Çocuklar Korosu’ndan
bazı alıntılar yapmıştım onlardan birkaç satır:
«karanlıkta...
Düşüncelerim, yağmurda kimselerin yürümediği dar sokak gibi
ıssız ve karanlıktı. Siyah düşlerimi kimse aydınlığa yormuyor. Burada olsaydın
anlatacak çok şeyim vardı. Belki de susardım saatler boyu. Konuşmam gereken
hiçbir yerde konuşamadığım gibi. Sokak lambasının odaya vuran yarım yamalak
ışığında, bir dize şiir okurdum yorgun gözlerimle. Odanın lambasını açıyorum.
Sessizliği fark etmemek için ya da kendimi kaybetmek için soğuk odada»
Tarık Tufan Uzak İhtimal, Yozgat
Blues adlı iki ödüllü filmin Senaristi aynı zamanda. Sanata yeni bir ses getirmişti.
Sen, ben, o değil “Biz” di. İbni Haldun’un deyimi ile “Coğrafya Kaderdir” evet!
Kader... İşte bu ülkede “Biz” deki benliği arıyor. Bunu ararken “İstanbul’a
doğmak benim asli unsurum” dediği Şehrin içinden sesleniyor.
« Kürtçe, Arapça, Süryanice, Türkmence yakılmış bir ağıtın göğsüne yaslanır gibi hayaline yaslanayım. Bir coğrafyanın bütün dillerine saplanmış, saplanıp kanatmış ve yüzyıl geçse de geçmek bilmeyen yaralarımız.» Tarık Tufan
(Beni Onlara Verme)
İstanbul aynı
zamanda Türkiye’nin özeti bir şehir. Her ideoloji, inanç, kültür hepsi bu
şehirde toplanmış. Bu toplulukları nasıl anlatmalı işte O, Bu, Şu değil tamamen
saf, mutlak insana dokunan bir yazar oluşu beni ülkemizin kısır döngüsü den
çıkarıyor. Nefes aldığımı, hissedildiğimi düşünüyorum onun satırlarında.
«Memleketimiz diyorum; memleketimizin farklı kesimleri son zamanlarda, gerçekte ne kadar ortak bir geçmişten geldiklerini unutuyorlar» Tarık Tufan
(Beni Onlara Verme)
Parmak izlerimizin bile farklı olduğu bu
dünyada birlik bilinci oluşturmak ve bunu koruyabilmek aslolan. Sizlere
ideolojilerinizin, inançlarınızın ya da bağlı kaldığınız kültürü yok saymanızı
dile getirmiyorum. Parmak izlerimizin farklılığına rağmen o parmakların
karşımızdakinin elleri ile buluşmasından bahsediyorum.
«Parti bildirileri, yönetmelikler, mutabakat metinleri, olağan toplantı, notları, hiçbir şey ama hiçbir şey insanlar arasındaki kırılmayı ortadan kaldıracak sahici metinler değil» Tarık Tufan
(Beni Onlara Verme)
İşte bu elleri
birleştiren Tarık Tufan gibi yazarlara daha çok ihtiyacımız var.
«Görüşleriniz
benim için çok kıymetli. Elbette herkes gibi benim de hayata ve insana dair bir
bakışım var. Bunun yanı sıra “öteki”leri anlamaya çalışıyorum.
Bir romancı
olarak, insan dediğimiz varoluşun ne kadar karmaşık olduğuna her geçen gün daha
fazla şaşıracak şahitlik ediyorum. Fikrini ve duygusunu nitelikli olarak ifade
eden insanları dinleyelim. Sürekli güncelin içinde slogan atarak kimlik edinen,
ötekine hakaret eden, nefret yayan, düşmanlık edenlere kulak asmayalım.
Tarafgirlik duygusuyla hakikatin üzerini örtmeyelim ve elbette bu ülkenin
değerini bilelim.
İyi edebiyat, İyi sinema, İyi müzik, derinlikli fikir peşinde olmak hepimizin zihnini ve kalbini genişletir. İyi insan olmak emek vermekle mümkün. Kimliksiz öfkeyle değil “gerçek” insanlarla muhatap olalım ve iyiliği yayalım. Derdim ve duam budur. Selam Kelam» Tarık Tufan
TARIK TUFAN ;
Doğum 5 Haziran 1973, İstanbul
Lise Kabataş Erkek Lisesi,
İstanbul Üniversitesi Felsefe,
Marmara Üniversitesi Yüksek Lisans :
Ortadoğu ve İslam Ülkeleri Enstitüsü’nde “Ortadoğu
sosyolojisi”
Kitapları :
Kekeme Çocuklar Korosu, 2000
Kraliçenin Pireleri, 2002
Ve Sen Kuş Olur Gidersin, 2004
Hayal Meyal, 2007
Bir Adam Girdi Şehre Koşarak, 2010
Şanzelize Düğün Salonu, 2015
Beni Onlara Verme, 2017
Düşerken , 2018
Kaybolan, 2020
Senaryoları:
Uzak İhtimal
Yozgat Blues
TV Programları:
Meksika Sınırı Ülke TV
Kafa Dengi 24 TV
Radyo Programları:
Düş Vakitleri – Marmara FM
Kapak fotoğraf:
Instagram : @tarik_tufan
Yorumlar
Yorum Gönder
Sanat İlhamlı Kalın!