Sinema Köşesi: AGORA
" Hypatia, bağnazlığın masum bir kurbanı; öldürülmesi ise yunan tanrılarıyla beraber, sorgulama özgürlüğünün de ortadan kalkışının bir simgesidir" Voltaire
Tarih severleri zamanda yolculuk yaptıracak çok etkileyici 2009 yapımı film; AGORA Yönetmen Alejandro Amenabar. Oyuncular; Rachel Weisz (Hypatia), Michael Lonsdale (Theon), Oscar Isaac (Orestes), Richard Durden (Olympius), Max Minghella (Davrus), Ashraf Barom (Ammonius)...
Tarihte ilk bilim kadını unvanını taşıyan İskenderiyeli Hypatia' nin yaşamı üzerinden tarihin seyrini değiştiren olayların ele aldığı film son derece dönemin gerçekliğine uygun aktarılmış. Film bir kurgu evet tarihten ilham alırken gerçeğe uyma zorunluluğu elbet yok. Ancak anlatılan senaryoda şahıslar özellikle tarihte önemli şahsiyetlerse gerçekliğe uygunluk beklenmelidir. Hayatta yaşamadıkları için onlar üzerinden yanlış bir algı oluşturmakta etik olmayacaktır. Tabi ki bahsettiğim eleştiri bu film için değil. Kaynaklar yeterli olmayınca çok eski dönemleri anlatmanın zorluğunu tahmin ediyorum. Ancak Agora filminde yönetmen, oyuncular bunun üstesinden gayet iyi gelmiş.
Agora kelime anlamı olarak Yunancada kent meydanı anlamına gelir. İskenderiyeli Filozof, Bilim insanı Hypatia'nin öldürülüp meydanlarda sürüklenerek işkence edilmesine filmin adı atıf AGORA olsa gerek. Hypatia hem fiziksel güzelliği hem de zekası ile yaşadığı dönemde etkileyici bir kadındır. Matematik, Astronomi ve Felsefe ile uğraşır. Öyle ki bilgiye aşık bir kadın. Herkes onunla evlenebilmek için hayal kurarken o sadece özgür düşünmenin hayallerini kuruyordur. Vali Orestes ve öğrencisi olan köle Davus, Hypatia olan aşıklarını farklı açılardan görüyoruz.
Filmde Roma İmparatorluğu'nun Hristiyanlığı resmi din olarak kabul etmesiyle. Ülkede eski inançlardan olan Paganizm 'e karşı başlatılan baskıların arttığını görürüz. Hypatia'da Hristiyanlığı seçmediği için sürekli Hristiyan cemaatin hedefi olur. Hypati ne Pagan ne de Hristiyandı. O sadece felsefi olarak bilimi inceleyen bilime katkı sağlama derdinde olan bir kadındı. İşte tüm mesele bu. Daha sonra filmde de olayları hararetlendiren Hristiyanların, kadınların erkeklerden önde ya da eşit olmasını istemeyecekler ve buna uymayanlar cezalandırılacaktır. Öğretmen dahi olmaları yasaklanacaktır. Eril sistemin eline geçen gücün bilimle uğraşan bir kadını yaşatmayacakları aşikardır. Hem Hypatia hem İskenderiye kütüphanesinden kalan tüm eserler yok edilir. Cehaletin Milattan Sonra 4. yüzyıldaki ayak izlerini görüp insanları nasıl ayrıştırdığına tanık olacaksınız.
" Zaman bize gösteriyor ki, yaşadığınız çağda ne yaparsanız yapın, gelecekte etkileri olacaktır. Ya sadece öldüğünüzü söyleyecekler ya da öldüğünüzü söylemeden önce yaptıklarınızdan bahsedecekler. Ve kim ne yaptıysa, elbette onlarla anılacaktır."
Hypatia
Kaynak Kitaplar:
* Paganizm, İskender Medeni / Kumran Yayınları
** Hypatia, Yılmaz Şener / Destek Yayınları
Great blog
YanıtlaSilThank you very much. Your blog is also great 🌷
SilSon yıllara kadar pek bilinmemekle birlikte,hypatianin hayatını anlatan eserler çoğaldı.tarihte ilk kütüphane yakılması olarak geçti kayıtlara,bir bilim ve felesefe insanı olarak ilkelerinden ödün vermeden yaşadığı için yol açıcı olmuştur.cok teşekkürler emeğinize sağlık.
YanıtlaSilGüzel yorumunuz için çok teşekkür ederim. İsminizi bahşeder misiniz, rica etsem ? 🙏 Bu konu çok uzun incelenebilir, film özelinde ona değinmek istedim. Hypatia yeniden anlatacağım yazılar yakında yayında olacak💛
Sil